Page 63 - 1-100

Basic HTML Version

DEMOKRASİ EĞİTİMİ
Demokrasi kavramı; hem bir yaşam hem de bir yönetim biçimi olarak tartışılmalıdır.
Yönetim biçimi olarak demokrasi, genel anlamıyla siyasal gücün halkın yetkisinde
olması demektir. Avrupa komisyonunun verilerine göre ise demokrasi; toleranslı
olmak, farklılıklara saygı göstermek ve eşitsizlikler karşısında durabilmektir.
Demokrasiyi benimseyen her bir ülkenin uyguladığı demokrasi, tıpatıp benzerlik
göstermese de temel göstergeler açısından ortak özelliklere sahiptir. Bir toplumda
ya da ülkede demokrasinin varlığının/varlık düzeyinin ölçütü, demokrasi göstergelerinin
varlığının/varlık düzeyinin ölçütüne bağlıdır. Tıpkı birleşik kaplardaki gibi… Göstergedeki
özellikler ne kadar varsa demokrasi de o kadar vardır. Ülkede yaşayan insanların
yaşam biçimleri o ülkenin demokrasi özelliklerini yansıtır.
Demokrasinin göstergelerinden ilki, yurttaş katılımıdır. Yurttaş, her tür etkinliğe ne
kadar katılıyorsa ve içindeyse o ülkede, (sınıfta öğrenci eğitim sürecine ziksel,
zihinsel ve duygusal olarak ne kadar çok katılıyorlarsa o sınıfta) o kadar demokrasi
vardır diyebiliriz. Bu ev yaşamı için de geçerlidir. Reisin olduğu evde demokrasi
olmaz. Her ne kadar hukuki olarak bu terim kaldırılmış olsa da yine de zaman
zaman reis kavramının kullanıldığını duyuyoruz. Katılım, bir yurttaşlık hakkı olmakla
birlikte aynı zamanda bir yurttaşlık görevidir. Seçimlerde aday olma, oy verme,
toplantılara katılma, vergi verme, protesto etme ve sivil toplum kuruluşlarına üye
olma gibi çeşitli biçimlerde gerçekleştirilir.
Demokrasinin ikinci göstergesi eşitliktir. Eşitlik; bir insan kadın, erkek, varsıl, yoksul,
bedensel özellikler, ırk, dil, din gibi çeşitli farklılıkları olsa da ne kadar eşit muamele
görüyorlarsa o ülkede, okulda, sınıfta veya evde o kadar demokrasi vardır. Demokra-
tik toplumlar, bütün insanların eşit olduğu ilkesini benimsemiştir. Eşitlik, bütün birey-
lerin eşit derecede değerli olduğu, eşit fırsatlara sahip olduğu, din, dil ırk, politik
görüşler, etnik gruplar, cinsiyet ve cinsel yönelimler gibi nedenlerle ayırt edilemeye-
ceğinin kabul edilerek onlara eşit davranılmasıdır. Bireylerin ve grupların farklı kültürlere,
farklı kişiliklere, farklı dillere ve farklı inançlara sahip olma hakları vardır.
Demokrasinin üçüncü göstergesi politik toleranstır. Demokratik toplumlar, farklı
politik görüşlere katlanabilme gücüne sahiptir. Bu, çoğunluğun yönetimi altında olan
ülkede azınlığın da haklarının korunması, sayısal olarak güçlü olmayanların da
örgütlenmesine ve görüşlerini belirtmesine fırsatlar verilmesi demektir. Politik tolerans,
toplumsal barışı korur ve toplumun adil olmasına yardımcı olur.
Demokrasinin dördüncü göstergesi azınlık haklarının korunmasıdır. Çoğunluk
yönetim hakkı ve yetkisini kullanırken, azınlığı taciz etme ve onlara zarar verme gibi
Bu yazı, Türkiye Özel Okullar Birliği Dergisi’nin 28. sayısında yayınlanmıştır.
Prof. Dr. F. Dilek GÖZÜTOK
Ankara Üniversitesi
Eğitimde Farklılıklara Saygı ve Uygulamaları
61