Page 36 - 29.Sayı

Basic HTML Version

34
Makale
FARKLILIKLARDA BULUŞMAK:
ERKEN ÇOCUKLUKTA BAŞLAYAN BİR DÜŞ?
Doç. Dr. Ebru Aktan ACAR
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
Bu yazı Doc.Dr. Ebru Aktan ACAR’ın, Türkiye Özel Okullar Birliği
Derneği’nin 7-8 Aralık 2013 tarihlerinde düzenlediği 4.Temel Eğitim
Sempozyumu’ndaki sunum metnidir.
“Doğudan şimdi doğacak olan güneşe bakınız. Bugün
günün ağardığını nasıl görüyorsanız uzaktan bütün
doğu milletlerinin uyanışlarını da öyle görüyorum.
Milletler arasında hiçbir dil, din ve renk farkı
gözetmeyen yeni bir ahenk ve işbirliği çağı gelecektir.”
Benbugün teoridenbirazuzaklaşıpkendi yaşantımdan
da paylaşımlarda bulunarak farklılıklarının farkında
olan ve bunu zenginlik olarak yaşatan bir ülkeye
götürmek istiyorum sizleri…Tahmin edeniniz var mı?
Bugün sizlere Hindistan’dan bahsetmek istiyorum.
Hindistan uzun yıllardan bu yana ilgimi çeken bir
ülke olmuştur. 2013 senesinin yaz döneminde bir
süreliğine Hindistan’ın güneyinde Kerala Bölgesi’nde
Kochi kentinde Rajagiri Sosyal Bilimler Koleji’nde
(Rajagiri College of Social Sciences) inceleme ve
araştırma yapmak üzere bulundum.
Öncelikle size Hindistan’ı biraz tanıtmak istiyorum.
Hindistan, 5000 yıllık uygarlığa sahip, 28 farklı
eyaletten oluşan ve her bir eyaletin kendisine ait
yasaları ve kuralları bulunan büyük bir ülkedir. 18
resmi dil, 1600 farklı lehçe konuşulmaktadır. Nüfusu
yaklaşık 1 milyar 210 milyon ile dünya sıralamasında
ikinci durumdadır. Yine ülkede yedi farklı dini
inanış vardır. Ülke ekonomisi dünyanın 4. büyük
ekonomisidir. 1947’de ‘Yüce Ruh’ olarak çağırdıkları
ve “Ulusun Babası” olarak kabul ettikleri Mahatma
Gandhi tarafından bağımsızlıklarını elde etmişlerdir.
Bayraklarına baktığımız zaman Hint safranı; cesaret,
fedakârlık ve yeniden birleşme ruhunu; beyaz; birlik,
sağlık ve barışı; hint yeşili; verimlilik ve üretkenliği,
ashoka çakrası ise vücudumuzdaki farklı noktalardaki
biyofiziksel
enerjiyi
simgelediği
söylenebilir.
M.Ö.700.yy.da dünyanın ilk üniversitesi olan Takshila
Hindistan’da kurulmuştur.
Ulusal amblemleri, Hindistan’ın dünya barışına ve
huzuruna bin yıllar öncesinden bugüne kadar uzanan
bağlılığının simgesi olan aslanlı sütun başıdır. M.Ö.3.
yy. da İmparator Aşhaka tarafından yaptırılmıştır.
Gücü, cesareti ve güveni temsil eden dört aslan,
dairesel bir sütun başlığı üzerinde yer almaktadır.
Sütun ise, hayatı ve yaratıcı ilhamı temsil eden açmış
bir lotus çiçeğinin üzerindedir.
Ulusal çiçekleri olan lotus çiçeği, uzun yaşamı ve iyi
geleceği temsil eder. Hindular için birçok tanrının
simgesidir. Hindistan’ın ulusal hayvanı Bengay
Kaplanıdır. Çok değerli ve dünyada 5000-7000
civarında olduğu söylenen bu kaplanların 1300 kadarı
bu ülkede yaşamaktadır. Kaplan, güç, şeref, çeviklik
ve zekayı temsil eder.
1963 senesinde Hindistan’ın ulusal kuşu olarak ilan
edilen tavus kuşu özellikle muson yağmurlarının
habercisi olarak tanınır ve güzellik, şeref, onur ve
gizemi sembolize eder. Sanskritçe’de kar yatağı
anlamına gelen “dünyanın çatısı” olarak da bilinen
dünyanın en yüksek sıradağları olan Himalayalar,
Pakistan, Çin, Nepal ve Hindistan üzerindedir.
Topraklarında birçok zenginliğe evsahipliği yapan
bu gizemli ülke ayrıca dünyanın en zengin motifli