Page 145 - 1-100

Basic HTML Version

Eğitimde Farklılıklara Saygı ve Uygulamaları
143
Türkiye Özel Okullar Birliği Derneği
Eğitimde Farklılıklara Saygı ve Uygulamaları
Sempozyumu Sonuç Bildirgesi
7-8 Aralık 2013, İstanbul
Türkiye Özel Okullar Birliği Derneği tarafından 7-8 Aralık 2013 tarihlerinde
İstanbul’da düzenlenen
“Eğitimde Farklılıklara Saygı ve Uygulamaları”
başlıklı
Sempozyumda Türk ve yabancı akademisyenler ve uzmanlar üyemiz Özel Irmak
Okulları’nda bir araya gelmiştir.
Yaklaşık 500 özel okul öncesi eğitimi ve ilkokul kurucu, yönetici ve öğretmeninin
katıldığı Sempozyumda yer alan 2 konferans, 4 panel ve 22 Çalıştayda “Eğitimde
Farklılıklara Saygı” genel teması çerçevesinde Farklılıkların Farkındalığı ve Fırsat
Eşitliği, Vatandaşlık, Demokrasi ve Barış Eğitimleri ve bunların müfredatta ve ders
kitaplarındaki yeri, Çocuk Hakları Sözleşmesi, devlet stratejisi, yerel yönetimlerin
desteği, okul ve ailenin farkındalık geliştirilmesindeki yeri ve tutum birliğinin
gerekliliği, Farklı Çocuklar için Kaynaştırma ve Bütünleştirme Uygulamaları,
farklılık=zenginlik, aynılık=ortak kimlik, insanlık, hoşgörü kavramları, toplumsal
cinsiyet algısı, kalıp yargıların kırılması ve eşitlikçi bakış kazandırmada öğretmenin
rolü, oyun, drama, müzik, dans ve edebiyat gibi sanat dallarıyla farklılıklara saygı ve
hoşgörünün öğretilmesi gibi konular tartışılmıştır.
Sempozyumda alınan kararlar aşağıdadır;
İnsanın gelişmesinde ve sosyalleşmesinde etkisi olan kurumlar önce aile, sonra
okuldur. “Öğretme” nin en etkili yolu olan “örnek olma” da iyi rol model olabilmek
için öğretmenlerin “farklılığa saygı” konusunda kendi tutumlarını sorgulaması ve
olası önyargıları ile yüzleşmeleri gerekir.
Öğretmenler, öğretim programları ve öğretme/öğrenme materyallerindeki cinsi-
yetçi kalıp yargılar ve mesajlara dikkat ederek öğrencilerine eşitlikçi bir bakış
açısı kazandırmaya çalışmalıdırlar. Çocuk ve gençlik edebiyatı bu alanda sorun-
larla yüzleşme ve onu tartışma ortamına taşıma açısından çok önemli bir rol
oynar.
Ön yargılar toplumların ve kişilerin birbirlerini yeterince tanımamalarından,
anlamamalarından kaynaklanmaktadır. Çok kültürlü eğitim insanlar arasındaki
farklılıklar kadar benzerlikleri de açığa çıkararak doğal ya da rastlantısal
özelliklerimiz ne olursa olsun, insanları her şeyden önce insan kimliğimizle gör-
memizi sağlar. Ayrımcılık, yabancı düşmanlığı ve ırkçılıkla mücadele için okul
öncesinden başlayarak herkesin farklılıkları ve benzerlikleri ve kirleriyle eşit
olduğu oyun, drama, dans, ritim ve müzik gibi sanat etkinliklerinden yararlanılarak
çok kültürlü eğitim yapılması gerekir.
Öğretmenin düşünsel tutumunun, duygusal tepkilerinin ve alışkanlıklarının
öğrenciyi etkilediği, öğrencinin öğretmenin öğrettiklerinden çok yaklaşımına ve