Page 57 - 1-100

Basic HTML Version

açısından gereklidir. İlkokulda ise, özellikle Türkçe ve Hayat Bilgisi, Sosyal Bilgiler
derslerinde yer alan amaç ve kazanımlara yönelik ders materyallerinin ve eğitim
ortamının düzenlenerek uygulanması çocukların çok kültürlü eğitimin hede erine
ulaşabilmesi için vazgeçilmezdir.
Başka bir deyişle, çok kültürlü eğitim etkinliklerine okul öncesi dönemden başlayarak
tüm eğitim kademlerinde yer verilmesinin, bireylerin bütünsel anlamda gelişimlerine
destek sağlayabileceğini, bu nedenle mevcut öğretim programlarında kültürler arası
etkileşimle ilgili ayrı temalar düzenlemek yerine, programların geneline yansıyan bir
anlayışın oluşturulmasının daha anlamlı olacağını ve eğitimle ilgili tüm paydaşların
katılabileceği çok kültürlü eğitim etkinliklerine okullarda yer verilmesinin de okul
atmosferini olumlu yönde etkileyebileceğini ifade etmiştir (Cırık, 2008).
Dünya üzerinde yaşayan farklı ülkeleri ve bu ülkelerin kültürlerini, yaşam biçimlerini
öğrenirken farklılıklara alışmayı öğrenmesi çocuğun kültürel bilgi yoluyla sosyalleşmesi
(Holmes, 1978, Vygotsky, 1978) açısından önem taşır. Kültürel öğrenme olarak
adlandırılabilecek böylesi bir öğrenme çabasının-çalışmasının amacına ulaşabilmesi
için hazırlanan eğitim programının drama gibi yaşayarak yaparak öğrenme yöntemine
(Önder, 2003; 2005) aile katılımı gibi ailenin de desteğini almaya dayalı bir yönteme
(Oktay ve diğerleri, 2003; Zembat ve Unutkan, 2001) farklı öğretim yöntemleri ve
farklı öykü anlatma biçimleri gibi çocukların doğal olarak çok ilgisini çeken bir
yönteme (Lynch, 1986, Polat Unutkan, 2006) dayandırılmasında yarar vardır.
Başka bir deyişle, dünyamızın içinde bulunduğu ortamda farklı ülke ve kültürlerin
bilgisine sahip olarak farklılıkları kabul etme ve bu kabul çerçevesinde değişik
kültürden insanlarla olumlu ilişkiler geliştirme çok önemli olduğundan çok kültürlülüğü
destekleyen eğitim programlarının geliştirilerek uygulanması gereklidir. Çağın gereklerine
uygun nitelikteki bireylerin yetiştirilmesine okul öncesinden başlanmasının önemi de
dikkate alındığında, kültürler arası öğrenmenin de tıpkı diğer alanlardaki öğrenmeler
kadar erken başlamasının yararı açık gözükmektedir (Önder ve Polat Unutkan,
2007). Ayrıca, üniversitelerde farklı kültürlerden gelen çocukları eğitecek olan
öğretmenlerin yetiştirilmesinde farklılıkları tanımayı, farklılıkları kabul etmeyi amaç
edinen programların hazırlanması, uygulanması ve değerlendirilmesi de önem
taşımaktadır. Cırık da (2008) üniversitelerde, eğitim bilimleri ile ilgili bölümlerde çok
kültürlü eğitim konularının bir ders olarak okutulmasının, bu anlayışın ülke geneline
yayılmasında etkili olacağını ve öğrencilere konuyla ilgili deneyimler yaşatılmasının,
konunun öğrenciler tarafından içselleştirilmesini sağlayacağını ifade etmiştir.
Gay (1994) tarafından yapılan bir çalışmada, gerekli alt yapıya sahip olmayan bir
çok öğretmenin farklı kültürlerden olan öğrenciler için öğrenme ortamını kurgulama
konusunda yeteri kadar hazır olmadıklarını göstermiştir. Valentiin (2006) yaptığı
araştırmada ise, çok kültürlü eğitim dersini alan öğretmen adaylarının kültürel
farklılıklara karsı tutum, inanç ve söylemlerinde olumlu düzeyde değişikliklerin
Eğitimde Farklılıklara Saygı ve Uygulamaları
55